1 Aralık 2017 Cuma

Yenilenmek...

 
 
 


Sevgili Bloğum,

Tam 6 yıl olmuş görüşmeyeli. Zaman yine bana sormadan geçip gitmiş. Neler olmuş, neler bitmiş! Hatıralar birikmiş. Ama zihin bazen onları değerli-değersiz demeden silivermiş.
...
Yok ki çaresi... Kalmadı ne doktor muayenesi, ne arka bahçesi, ne çöp tenekesi! Sanırlar bahanesi...
...
Zararın ne tarafından dönsem kâr deyip, kumbarayı çıkardım meydana. Bari yazayım-çizeyim de, belki hafızamla aramdaki savaştan ben galip çıkarım: Seneler sonra birkaç bir şey hatırlarım. Sade fotoğraflar yetmiyor. Yazılar, alınan notlar, hatırlatmalar, düşünceler de gerekli. Ben kendime yazacağım bu notları. İsteyen okusun...

Yeni yıl yaklaşırken, yeni düşünceler üşüşüyor kafama... Fikirler değil, düşünceler! Eliyorum hepsini. Elediklerimi saymıyorum. Geriye bir tane kalıyor: YENİLENMEK

Yeni yıla en çok bu yakışacak.

...ve yine düşünüyorum!

Düşünceler her yerde...

Mesela SALZBURG'da...


 
 
Düşünceler bazen minik ışıklar gibi... Yakınındayken göz alıcı, eline almak, dokunmak istiyorsun. Ama tutamıyorsun. Çünkü ışık tutulmaz, düşünce de... En parlağı bile... Bazen öyle parlak ki bayram yeri mi yangın yeri mi belli değil. Yine de unutuyorsun işte o parlak düşünceyi. Salzburg'dan yakalayabildiklerimi not ediyorum şimdi. Anların kaçtığını bile bile...
 
 
 
 
Tezgahların üzeri kalabalık, tıpkı kafamın içi gibi. Bazen saf bir beyaz. Yumuşacık, tertemiz. Bazen öyle kırmızı ki kanıyor. Seçmek istiyorsun, seçemiyorsun. Öyle çok ki... Tam birini beğeniyorsun, bir de bakıyorsun bedeli yüksek! Göze alamıyorsun. Offf, en iyisi sıcak şarap içmek! 


 



Tabelaları okuyorum ve bilmediğim Almancamla Glühwein'in sıcak şarap olduğuna neredeyse eminim. Nasıl anladığıma şaşırıyorum. Şarapla ilgili olduğunu anlamak zor değil, ama yine de şaşırıyorum. Ve şaşırmışlığımı düşünüyorum. İlk yudum nefis. Fincandan ağzıma dolan sıcacık yudum, lezzetinin izlerini geçtiği yerlere yapıştıra yapıştıra mideme doğru ilerliyor ve ardından sıcaklığı -dışarıdaki soğuğa inat- tekrar yukarıya doğru içimi ısıtarak yükseliyor. Her yudum ayrı bir keyif veriyor. Geçen birkaç kış defalarca içmek isteyip de bir türlü bulamadığım o sıcak şarabın nihayet en güzelini içtiğim için seviniyorum. Kaydedemeyeceğim iki şey var: Koku ve tat. Onları biriktirebileceğim tek kayıt ve depolama merkezi hafızam. Şimdilik şarabın kokusu da tadı da hafızamda, ama daha ne kadar orada kalır bilemiyorum.

Düşüncelerle birlikte müzik de geliyor bir-yerlerden... Aniden doluyor kulağıma, gözüme dolan ışık gibi. Tek enstrüman var, o da insan! Kent korosu toplanmış, Noel şarkıları söylüyorlar meydanın bir kenarında. Biri tezgâhta asılı çanları tutmuş sallıyor o sıra. Koroya çeşni oluyor. Çanların sesiyle birlikte sanki geyiklerin çektiği kızak gökyüzünden süzülüyor. Bu gece son. Yarın eve döneceğim. "Henüz kar yok. Sabaha kadar bekle. Sabah gökte açan güneş gibi, dallarda kar tomurcuklanacak. Ve sen sevineceksin. Valizine bu defa bulut yerine kar doldurduğunu bilmeden... "Fotoğraf hocalarımdan biri fotoğraf çekmeye gideceğim zaman çantaya birkaç bulut atmayı unutmamamı söylemişti. Meğer beyazları karıştırmışım, bulut yerine kar doldurmuşum içine... Ne sürpriz ama! Geçen yıl buralara baharda geldiğimde niyetime koymuştum: Salzburg'u karlı görmek lazım diye... Ondandır!
 



Fotoğraflar: Sara Handeli Navaro
 
 
Şimdi evdeyim.
Anlatacak çok şey var. Hepsini bir günde anlatamam. Ve zaten öyle bir yerinden başladım ki... Olmadı!
Baştan başlamalıyım.
Yeniden...
 
 
 
 
  

25 Aralık 2011 Pazar

Dünya Noel'i kutluyor...

Evet... Bugün dünyadaki pek çok ülke Noel'i kutladı. Aileler Noel yemeği için biraraya toplandılar. 24 Aralık gecesinden başlayarak Noel şarkıları söylediler. Uzaklarda bulunanlar telefonla, internetle birbirlerine ulaştılar. Tabi Noel Baba bu vesileyle çok yoğun... Biliyorsunuz bu aralar geyikleriyle ilgili bir problem de yaşamış, ama sağolsun bonus kafa imdadına yetişti :)
Noel'de çakilen fotoğraflarla bakın neler yapmışlar...
Sevgili dostlarıma ve tüm sevdiklerine mutlu Noeller diliyorum.
Merry Christmas
Buon Natale
Joyeux Noel

22 Aralık 2011 Perşembe

Ajandamız Yeniyıla Hazır...

Yeni yıla doğru geri sayımda son 10 günün içindeyiz. Herkes yoğun bir hazırlık peşinde... Tabi ki ben de... Yılın son misafirlerini ağırlayacağız, yılbaşı kıyafetlerini aldık, yılbaşı menüsü hazır, sofranın detaylarını organize ediyorum. Hediyelerin bazılarını alacağız, bazılarını yapacağız. Neyse ki bir kısmı hazır. Oturma düzeni kartlarını son güne bırakmamalıyım. Hediye paketlerinin üzerine takacağım süslü etiketleri de... Kırmızı iç çamaşırlarını unutmamalıyım :) derken listem uzadıkça uzuyor. Ben en iyisi yapacaklarımı değil yaptıklarımı anlatayım.
Serotonin'de perşembeler çok keyifli geçiyor. 3 hafta bitti bile. Önce çam ağacımızın süslerini yaptık. Şimdi de ajandamızı hazırladık.
Ayşe Hanım bu yılki yılbaşı hediyelerini Scrapbooking derslerimizde öğrendiği tekniklerle kendi yapacakmış. Hem de tam 10 tane... Kolay gelsin Ayşe Hanım!

Serotonin'de ortam süper... Geniş bir masa, rahat sandalyeler, her detayı görmenizi sağlayan harika bir aydınlatma, etrafınızı saran tropik bitkiler, ara sıra kulağınıza gelen yüreğinizi ısıtan tango müziği, bir fincan 5 çayı, sohbet, yaratıcılık... eh daha ne olsun?! Serotonin (mutluluk hormonu) böyle salgılanıyor işte :)

Ocak ayında sizleri de bekliyoruz. Katılmak isteyipte aralık ayında gelemeyenler ocakta da bize katılabilirler. Sevgilerimle...

6 Aralık 2011 Salı

Yeniyıla doğru...

Yepyeni bir yıla doğru geri sayıma başladığımız bu 2011 aralık ayında bir de baktım ki dersler, kitler, malzemeler, yeni teknikler, facebook'ta ki scrapbooking sayfam derken şu benim sevgili blogumu birazcık ihmal etmişim. Ama o benim sanal alemdeki ilk gözağrım... Yani senden vazgeçemem sevgili blogum!...

Neyse lafı uzatmayalım... Bu yıl ki çam ağacımın süslerini kendim yapayım, sonra da kullandığım teknikleri bizim kızlarla paylaşayım dedim veee... 10 ayrı çeşit süs yaptım.


Bardak altlığına yeni fonksiyon...


Noel baba iş başında...


Bir ağaç da benden...



Meleğim...




Bu gerçek mi?



Karlar düşer...



Kalbim sizinle...



Mutluluk daimi olsun...






Perşembe günü Anadolu yakasında da dersler başlıyor.

Bu süsleri yapacağız. Sonra da 2012 ajandamız var sırada...


Sevgilerimle,




26 Ekim 2011 Çarşamba

Sen...

Herkesin bir sevdiceği vardır şu alemde... Kimi anneciğine methiyeler sıralar ya da babacığına, kimi aşk sözcükleri fısıldar sevdiğine, kimi yavrularını bağrına basar, kimi uzaklarda kalmış bir aşka takar aklını... "Seni Seviyorum" diye haykırmak isteriz ona... Bunu sadece sözcüklerle mi yapabiliriz? Her yiğidin yoğurt yeyişi başkadır. Ben bu yolu seçtim veee...


Bu kalp şeklindeki mini albümü 27 Ekim (yarın) ve 3 Kasım tarihlerinde Yap Yapıştır Atölye'de birlikte yapacağız.


Kaçırırsanız üzülmeyin. 19 Kasım cumartesi gününden itibaren yeni sınıfımız açılacak.


Yap Yapıştır Atölye tel: 0212 3518154 


Bekleriz...


Tüm güzellikler sizlerin olsun...


22 Ekim 2011 Cumartesi

İlk gün ki heyecan...

Anılara onca değer katmaya çalışırken küçük kızımın ilkokula başladığı o "İlk Gün"ü hatırlatacak ve bize ileride tekrar yaşatacak bir çalışma yapmaz mıyım hiç?!...


Bizler o yaşlardayken, o tarihi ilk günde ne çok anne çocuğunu avutmaya çalışırdı! Ağlayan, annelerinden ayrılamayan, henüz hiç tanımadığı öğretmenine teslim olamayan, korkularıyla yüzleşmeye çalışan küçücük suratlar...


Oysa şimdi ne değişti de kalmadı o ağlayanlar?... 


Artık çocuklarımızın değişime ayak uydurmalarını izlemekle yetiniyoruz.
Umarım ki bu değişim onların geleceğini olumlu yönde şekillendirsin ve adımlarını sağlam atsınlar.  


Bir yandan da geriye dönüp bakıyorum ve o çocukluk günlerimi mutlulukla anıyorum. Bana bu duyguları hissetmemi sağlayan değerli ilkokul öğretmenim Nuran Usta'nın önünde saygıyla eğiliyorum ve uzun yıllarımı paylaştığım ilkokul arkadaşlarımı da sevgi ile kucaklıyorum.


Geçtiğimiz perşembe günü Yap Yapıştır Atölye'de bu proje üzerine çalıştık.
Yeni projelerde görüşmek üzere...


13 Ekim 2011 Perşembe

Scrapbooking kursumuz başladı...

Bugün, nihayet heyecanla beklediğimiz derslerimiz Yap Yapıştır Atölye'de başladı. Hep birlikte çok keyifli bir gün geçirdik. Ve çok çalıştık. Hatta, o kadar çok çalıştık ki Esra'nın demlediği çayı bile içemedik :) Herkese bir çay borcumuz olsun...

İşte bugün ki projemiz:


Ve... atölyemizden kareler!









Var mı başka eğlencemize katılmak isteyen?!!!

Haftaya perşembe yeni projemizle yine Yap Yapıştır Atölye'de olacağız.

Sevgilerimle,






4 Ekim 2011 Salı

Geri sayım...

Yap Yapıştır Atölye'de başlayacak olan scrapbooking dersleri için geri sayımdayız. Hatta Ekim programına başladılar bile! Program için http://yapyapistir.wordpress.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz. Sonra da Esra'yı arayıp kayıt yapabilirsiniz. Oraya vardığınız zaman ise kapıda sizi şu tabela karşılayacak...


Orada hoşça vakit geçirip gitme zamanı geldiğinde ise...


diyecek size...

Ama tekrar görüşmek şartıyla...


22 Eylül 2011 Perşembe

Yeniden doğmak...

Dün muhteşem bir gündü. Benim 41 yıl önce dünyaya merhaba dediğim ilk gün... Sevgili arkadaşlarım, ailem, beni yıllar sonra hatırlayıp arayanlar, hediye getirenler, mesaj atanlar, yurtdışından arayanlar... O kadar çok kişi ile konuştum ki yeniden doğmuş kadar oldum. Beni çok ama çok mutlu ettiniz. İyiki varsınız!

Bu vesile ile blogu tekrar aktif hale getiriyorum ve ilk duyuruyu yapıyorum.

Yap Yapıştır Atölye'de 13 Ekim 2011 Perşembe günü saat 10.30'da scrapbooking atölye çalışmalarımıza başlıyoruz.
...
Bu keyifli çalışmalara katılmak ister misiniz?